- Blog
- Ben Kimim?
- iletişim
Ne olursun!
Kuru dal gibi kırılma,
Ne olursun!
*
Limanımsın;
Kapılarını yüzüme kapama,
Ne olursun!
*
İçtiğimsin;
Damarlarımdan tükenme,
Ne olursun!
*
Sığındığımsın;
Varlığından kovma beni,
Ne olursun!
*
Sarıldığımsın;
Nefesini çekme nefesimden,
Ne olursun!
*
Kaderimsin;
Yüzünü çevirme benden,
Ne olursun!
*
Yazdığımsın;
Üzerimi çizip de geçme,
Ne olursun!
Devamı >> Ne olursun!…
Fırtınayım sana sevgilim, gökkuşağının tüm tonlarında!
Yağmura boyanmış bu ıslak sokak kokan şehirde,
Attığım her adımda, baktığım her yerde yalnızca sen varsın!
Kanadı kırık sürüden ayrı göçmen kuşun son özgürlüğünde,
Havada uçuşan esrik bir tüy tanesinde bile sen varsın!
Müebbet bir mahkumun deniz maviye vurgun düşlerinde,
Düşleri saran sonsuz maviliğin her tonunda hep sen varsın!
Son yazın o kendi içindeki sınır tanımayan öyküsünde,
Öykülerin en değerlisi ve dahi en güzelinde sen varsın!
***
Bir sana adanmış ruhum bütün renklerinin cümbüşünde,
Hep aynı cümle dua gibi günde beş vakit kalbimde;
Seviyorum seni ben sevgilim, yüreğimden yüreğine!
***
Sen benim cennetimsin sevgilim bu dünyada,
Özlemimdesin sesine hasret kaldığım her anda,
Ettiğim her söz dilimde her hece bir tek senin yolunda,
Fırtınayım sana sevgilim, gökkuşağının tüm tonlarında!
Devamı >> Fırtınayım sana sevgilim, gökkuşağının tüm tonlarında!…
Kayıp bir şehrin akşam uykusuyum hayatın avuçlarında!
Dublörsüz oynuyorum bana sorulmadan benim adıma önceden yazılmış olan
Ama ne sonunu ne de senaryosunu bildiğim bu hayatın zorlu sahnesini;
Gözlerim yağmur yatağı, yüreğim can kırıkları, ellerim kan çanağı..
Yuttuğum sahne tozları siyah beyaz sessiz bir filmin çevrimiçi trajedisi,
Her gösteri tek seferlik, ne tekrarı var ne de bir daha telafisi!
Rolüm anne karnından son güne kadar hiç değişmeyen bir istikrarla aynı,
Rol çalmalarım aslında öncesiz ve sonrasız bu hayatın olağan akışı,
Kendi filmimin başrolünde unuttuğum bütün repliklerse varolanın kara komedisi..
*
Kayıp bir şehrin akşam uykusuyum hayatın avuçlarında çığlık çığlığa..
Yeni doğmuş bir bebeğin dünyaya karşı ürkekliğiyim, ömrüm oldukça omuzlarımda..
Bitmez tükenmez savaşlar ve entrikalarla geçen bir hükümranlıkta,
Saltanatının sefasını sürememiş bir sultanın ölüm korkusuyum yıllar boyunca..
Tam kazandım zannederken varış çizgisinde kaybedenlerin düş kırıklığında
Dillerinden düşmeyen çorak bir türküsüyüm çatlamış kurumuş dudaklarda..
Mevsimini şaşırmış, kış ortasında yalancı bahara aldanıp da filizlenen bir ağacın
Beyazlar içinde gelin süsü gibi tomurcuğuyum dallarda..
Devamı >> Kayıp bir şehrin akşam uykusuyum hayatın avuçlarında!…